The King's Speech
İngiliz kraliyet ailesinin üyesi olmak herhalde tüm Britanya’nın hayalidir fakat bu film bize kraliyet ailesinin dışarıdan görünen vitrininin gösterişli hali bir yana kapalı kapılar arkasında kapana kısılmış, kendileri için önceden net bir şekilde yazılmış, sınırları belli olan hayatlarına farklı bir akış açısı getiriyor. Kahramanımız dük olunca kusurları daha da büyüyor. Olmak istediği şey için en büyük korkusuyla büyük bir cesaret ile yüzleşmek zorunda kalan bir adam ve onun gerçek ve dokunaklı hikayesi. Filmin sonu tahmin edilebilir olsa da oyunculuklar çok iyi olduğu için asla sıkmıyor. Filmi izlerken şu akla geliyor acaba kekeme insanları olduğu gibi neden kabul edemiyoruz?
Yorumlar
Yorum Gönder